gotik heykeltıraşlık ne demek?
Gotik Heykeltıraşlık
Gotik heykeltıraşlık, Orta Çağ'ın Yüksek ve Geç dönemlerinde (yaklaşık 12. yüzyılın ortalarından 16. yüzyıla kadar) Avrupa'da gelişen bir heykeltıraşlık üslubudur. Romanesk sanatının ardından gelmiş ve Rönesans sanatı ile yer değiştirmiştir. Gotik heykeltıraşlık, mimari ile sıkı bir ilişki içindedir ve özellikle katedrallerin dış cephelerini süslemek için kullanılmıştır.
Temel Özellikleri:
- Doğalcılık ve İnsanilik: Gotik heykeltıraşlık, Romanesk sanata kıyasla daha fazla doğalcılık ve insanilik sergiler. Figürler daha gerçekçi oranlara, daha detaylı yüz ifadelerine ve daha doğal pozlara sahiptir. İnsan%20vücudu anatomisine daha fazla özen gösterilir.
- Duygu İfadesi: Gotik heykeltıraşlar, figürlerin duygularını ifade etme konusunda daha başarılıdır. Özellikle Meryem%20Ana figürleri, acı, şefkat ve sevgi gibi çeşitli duyguları yansıtabilir.
- Mimariyle Entegrasyon: Heykeller, katedral mimarisine sıkıca entegre edilmiştir. Portaller, sütun başlıkları, payandalar ve diğer mimari öğeler üzerinde bulunabilirler.
- Konular: Gotik heykeltıraşlığın konuları genellikle dini içeriklidir. İncil'den sahneler, azizlerin hayatları, kıyamet günü ve Mesih'in hayatı gibi temalar sıklıkla işlenir. Ayrıca, dünyevi konular da (krallar, kraliçeler, zanaatkarlar) tasvir edilebilir.
- Dikey Yönelim: Gotik mimarinin dikey yönelimi, heykeltıraşlığa da yansır. Figürler genellikle uzun ve incedir, yukarıya doğru bir hareket hissi verirler.
- Malzemeler: Gotik heykeltıraşlıkta en sık kullanılan malzemeler taş (kireçtaşı, mermer) ve ahşap'tır. Ahşap heykeller genellikle boyanmıştır.
Önemli Örnekler:
- Chartres Katedrali (Fransa)
- Reims Katedrali (Fransa)
- Notre Dame Katedrali (Paris, Fransa)
- Westminster Abbey (İngiltere)
- Bamberg Katedrali (Almanya)
Gotik heykeltıraşlık, Orta Çağ sanatının önemli bir parçasıdır ve dönemin dini, sosyal ve kültürel değerlerini yansıtır.